Başarısızlığımız için ellerinden geleni yaptılar
CHP Kandıra İlçe Başkanı Muzaffer Yağız, Kenan Evin ve Turan sarının iddialarına yanıt verdi. Kendisiyle ilgili iddiaları hayli tepkili olan Yağız, Evin ve Sarı’yı sert bir dille eleştirdi
24 Haziran 2009 Saat: 21:34
CHP Kandıra İlçe Başkanı Muzaffer Yağız, örgütüyle ilgili, özellikle CHP’nin ilçedeki önemli isimlerinden olan Kenan Evin ve Turan Sarı’nın basına verdiği demeçlere sert tepki gösterdi. Yağız, “Ben 1992 senesinde CHP kurucuları arasında yer aldım. O günkü ilçe başkanımız rahmetli Nurettin Pehlivan başkanlığında, CHP Kandıra İlçe Teşkilatı’nı kurduk. Bende 17 kişilik yönetim kurulunda yer aldım. O günden bu güne siyasette hiç zikzak çizmedim, hiçbir partiye meyil vermeden CHP yönetiminde görev aldım” dedi. ‘Partim için var gücümle çalıştım’ Siyasi geçmişinden bahseden Yağız şöyle devam etti: “1994 yılında partim beni İl Genel Meclisi 3. sıra adayı olarak gösterdi. Ben de bunu bir görev bildim ve var gücümle çalıştım. Ama olmayınca daha sonra yeniden yönetimde görev aldım. 1999 yılındaki seçimlere kadar CHP Kandıra İlçe Başkan Yardımcılığı görevini yürüttüm. Yönetimdeki arkadaşlarımız ve çevremdekiler tekrar İl Genel Meclis Üyesi adayı olmamı istediler. Ön seçim yapıldı. Birinci sıradan İl Genel Meclis üyesi adayı oldum. Ama 125 oy farkla sıralamaya giremedik. ‘Kandıra’ya CHP’nin bayrağını diktik’ O günkü ilçe başkanı Mustafa Saatçi tekrar yönetimde görev almaya davet etti. Ben de bunun üzerine ilçe başkan yardımcılığı görevime devam ettim. Sevim Deren, ilçe başkanlığı görevini yürütürken ben de yardımcılığını yapıyordum. Daha sonra Mustafa Öğren ilçe başkanı oldu. 2004 yılında Mustafa Öğren’in Kandıra Belediye Başkanlığı’na CHP bayrağını dikmesiyle, Kandıra ilçe başkanlığının da boş olmasıyla yönetim kurulu beni ilçe başkanlığı görevine atadı. ‘Birileri hep zikzak çizdi’ 2004 yılındaki yerel seçimlerde Kandıra Belediyesi’ne CHP’nin bayrağını diktik. Bu süreçteki seçim çalışmalarında olduğu gibi birileri yine zikzak çizdi. Fakat 57 oy farkla seçimi CHP’nin adayı Mustafa Öğren ve biz kazanmıştık. Ardından ilçe kongresi yapıldı. Benim adaylığım tekrar parti tarafından ön görüldü. İlçe Kongresine tek listeyle girdik ve ben yeniden İlçe Başkanı oldum. Daha sonra 2007 yılında yapılan İlçe Kongresinde ise Kenan Evin İlçe Başkanlığına kendinin aday olacağını söyledi. Bende memnuniyetle kabul ettim. Burada Kenan Evin geri çekilerek başka bir adayı desteklemesi üzerine İlçe kongresine 2 adayla girdik.” ‘Evin ve Sarı hep engel oldu’ İlçe örgütü aleyhine yerel basın aracılığıyla çeşitli iddialarda bulunan Kenan Evin ve Turan Sarı’yı eleştiren Yağız, gazetemize yaptığı açıklamayı şöyle sürdürdü: “2007 yılında yapılan ilçe kongresinde 2 aday yarıştık. Ben 95’e oyla ilçe başkanlığına devam ettim. Bu süreçten sonra yönetim kurulumuzla birlikte Kandıra’da birkaç etkinlik yapmaya karar verdik. Bu etkinlikleri yapmadan önce parti büyüklerimize de danıştık ve memnuniyetle karşıladılar. Ama Turan Sarı ve Kenan Evin bu etkinliklere katılmadıkları gibi katılanlara da engel olmak istediler. Ne kadar engel olmaya çalışsalar da ilçe örgütüm ve yönetim kurulumuz ile birlikte en güzel şekilde yaptık. Amacımız CHP ilçe teşkilatına bir araç almaktı. Ama yeterli gelir sağlanamadığından alamadık. ‘Binamızı satın aldık’ Yönetim kurulumuz ile birlikte Kandıra’da ilkleri başardık. Sonra çeşitli girişimlerle Milletvekili Hikmet Erenkaya ve Nejat Çakır’ın büyük desteği ile Kandıra ilçe binasını almaya karar verdik. Tabi ki bunu başardık. CHP, hiçbir partinin yapamadığını gerçekleştirdi. ‘Ben çok partiliyim’ diyen eski büyüklerim basın yoluyla kendilerini göklerde sanıp, bizleri engellemeye çalışsalar da biz parti binamızı aldık. Bu bina Muzaffer Yağız’ın malı değil, bizden sonra gelecek olan nesillere emanet edeceğimiz bir parti binasıdır. ‘Açılışa davet ettik, gelmediler’ Parti büyüklerimizden Kenan Evin ve Turan Sarı, davet etmemize rağmen parti binamızın açılışına bile gelmediler. Tabi ki bu parti binasında emeği geçen başta Genel Başkanımız Deniz Baykal, Genel Sekreter Önder Sav, Genel Saymanımız ve Mustafa Öğren’e katkılarından dolayı teşekkür ederim. En büyük desteği de genel merkezimizden aldığımızı göz ardı edemeyiz. Partimiz bu alanda bizlere güvendi ve destek oldular. ‘Başarısızlığımız için ellerinden geleni yapıyorlar’ Bu parti büyükleri dediğimizin kişiler Kandıra İlçe Örgütü’nü hiçe saymayı kendilerine görev edindiklerini görüyorum. Başarısız olmamız için ellerinden geleni yapıyorlar. Buna rağmen seçimlere 1 yıl kala Evin’in aday olmayı düşündüğünü dışardan duyduk. Kendisi, ilçe yönetimi olan bizlere bir şey sormadı ama biz bunu görev bildik. Ben ilçe başkanı olarak Evin’in yanına giderek ‘Belediye başkanlığına aday olmayı düşündüğünüzü dışardan duyduk’ dediğimde açıkça bir şey söylemeyerek lafı eveleyip geveledi. Evin, ‘Beni aday göster’ dedi Daha sonra başvuru süresi yaklaştığında ‘Anket yapılsın, partililere sorulsun’ gibi kendilerine göre bir yöntem ortaya atarak açıkça ‘Ben aday adayıyım’ diyemediler. Kendileri birilerinin eteklerine yapışarak ‘Sizlerin genel merkezle arası çok iyi. Beni aday gösterin diye’ gizli gizli birileriyle yemek yediğini çok iyi biliyoruz. Buna rağmen ‘İlçe sekreterine aday başvuru formunu göndererek aday adayı olsunlar, anket de yaparız, kamuoyu yoklaması da’ dedim. Ben bizzat kendisinin iş yerine kadar gittim. Bana ben aday adayı olmam, yapabiliyorsan aday göster’ dedi. Seçimlere yine Öğren’le girdik Ben de bunun üzerine ‘Mevcut başkan Mustafa Öğren aday adayı oluyor. Başka aday adayı olmazsa anket de yaptırmam, kamuoyu yoklamasına da’ dedim. Mevcut başkan Mustafa Öğren’in aday olmasıyla seçim atmosferine girdik. Seçimler yaklaştıkça belediye meclisi ve İl Genel Meclis üyesi adaylıkları söz konusu oldu. Partiden arkadaşlar sen de aday ol dediler. Ben önümüzde seçimler olduğunu bilerek ilçe kongresine girdim ve başkan oldum. Daha önce alışkanlık haline gelen, önce ilçe başkanı olup daha sonra bir yere aday olma geleneğini bitirmek için hiçbir yere aday olmadım. Bu soruyu aynı şekilde Genel Başkanımız ve Genel Sekreterimiz de sordu. Onlara da aynı cevabı verdim. Başka partiler için çalıştılar Partimizin bayrağını en iyi şekilde taşımak ve her seçimde oyumuzu arttırmak için elimden geldiği kadar çaba sarf ettim. Örgütümüz bu konu da desteğini hiç kesmedi. Ama ne yazık ki 29 Mart yerel seçimlerinde 1950 olan oyumuzu 2400 yükseltmemize rağmen seçimleri kişisel nedenlerden dolayı kaybettik. Bazı parti büyükleri seçmene sokak ortasında ve rast gele başka partilere oy vermeleri konusunda konuştuklarını duydum. Ben de ‘Böyle bir şey yapmamalısınız, sizler büyük olarak örnek olmalısınız’ dedim. Şahsi kinlerini ortaya döktüler Bizlerin her söylediğine bir bahane üreterek şahsi kinlerini ortaya döktüler. Ama bu ilçe örgütü önümüzdeki dönemde köy köy, mahalle mahalle gezerek oylarını arttırmak için çalışacak. Siyaset kısa soluklu bir iş değildir. 2011 yılında yapılacak olan genel seçimlerde hükümet olmak için çalışmalarımıza canla başla devam edeceğiz. Halk AKP’nin bir şeyler yapacağını düşünerek destek verdi. Ama AKP her geçen gün kan kaybetmeye devam ediyor. AKP’nin Kandıra halkı için hayırlı olmasını temenni ediyorum. 2004 seçimlerini aldığımızda Kandıra ve köyleri Kocaeli Büyükşehir Belediyesi kapsamına girdi. O zamanlar bizim belediye başkanımız yaptığı 8 projeyi Büyükşehir Belediye Meclisi’ne sundu. Kandıra çok büyük hizmet aldı Kandıra’da Mustafa Öğren başkanlığında Kültür Merkezi, otopark, terminal, Ahmet Ali Caddesi, Şehit Ümit Balkan Parkı, mezarlıların düzenlenmesi gibi çeşitli hizmetler yaptık. Hali hazırda Namazgah Deresi, Ağva ve kışla köprüsü yapımı, çarşı meydan düzenlemesi gibi Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne 18 tane proje sunmuştuk. Üç olsun güçlü olsun dediler. Beş yıl içerisinde bari hiç olmazsa bu projeleri gerçekleştirsinler. Bizi engellediler ama hiç olmazsa kendilerinin Kandıra’ya hizmet etmeye bekliyoruz.” Kenan Evin’e yanıt Yağız, geçtiğimiz günlerde yerel bir gazetede Kenan Evin’in örgütü ve kendisiyle ilgili iddialara şöyle yanıt verdi: “Ben o gün ilçe dışındaydım. O gün birkaç arkadaşım beni arayarak, ‘Hakkında ağır bir konuşma var, niye bu kadar küçülüyorsun’ diye şaka yaptılar. Ben de merak ederek bu gazeteyi internetten okudum. Kenan Evin, benim için uçan kuşa borcu olan siyasette bitik, ilçe başkanı diye bahsetmiş. Benim kimseye borcum yok. Ben ticaretle uğraşıyorum, ticarette insanların alacağı da olur borcu da ama Evin’e bunları hiç yakıştıramadım. Siyasetten nemalandıklarını herkes biliyor Kendisinin siyasetten nemalandığını herkes biliyor. Muzaffer Yağız olarak, ‘Kimse bana siyasetten nemalandın, şu geliri bu geliri sağladın, şurada ihale aldın burada kendi işini yaptın’ diyemez. Diyenin de alnını karışlarım. Benim borçlarımdan dolayı Mustafa Öğren’den para aldığımı ima etmiş. Benim param bana yeter. Benim işyerim ve arsalarım var. Kimseye minnet etmem. Dört dükkan, 1 daire, 3 arsa ve 1 tarla sattım. Bunlardan 350 milyar alarak kimseye minnet etmedim. Mallarımı satıp borcumu harcımı temizledim. Önce aynaya baksınlar Rahmetli Üzeyir Alkan Kandıra’da 8 yıl ilçe başkanlığı yaptığı dönemlerde, bana kimlerin ne yaptığını tek tek açıklayarak, siyasette bana çok yol gösterdi. Kendisine de Allah’tan rahmet diliyorum. Eğer sağ olsaydı bana daha çok şey öğreteceğinden eminim. Geçmiş dönemde partililerden Kandıra’da kimin ne yaptığını çok iyi biliyorum. Onlar önce aynaya baksınlar. Sonra bana laf söylesinler. Benim aynaya bakacak, gocunacak hiçbir yerim yok. Bu yazılan yazılar hakkında gereken cevabı partimizin ve halkımızın en iyi vereceğine inanıyorum.” CHP Kandıra İlçe Başkanı Muzaffer Yağız, örgütüyle ve kendisiyle ilgili, özellikle CHP’nin ilçedeki önemli isimlerinden olan Kenan Evin ve Turan Sarı’nın basına verdiği demeçlere sert bir dille yanıt verdi. Yağız, Evin ve Sarı’nın seçim dönemindeki tutumlarıyla ilgili çarpıcı iddialarda bulundu
Kandıranın Sesi, Haberin Doğru Adresi Tavsiye Formu
Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin