Sungurlu Barajı için oluşturulan ÇED raporunun iptal edilmesinin ardından bir üst mahkeme olan Danıştay 6. Dairesi’ne Devlet Su İşleri ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yapılan yürütmenin durdurulması talebi reddedildi.
Kandıra Akçaova bölgesine gerçekleştirilmesi planlanan Sungurlu Barajı ile ilgili ilk ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) Raporu bölgenin ekosistemini, yaşamını, sosyal yapısını tariflemediği gerekçeleriyle, İstanbul 11’inci İdare Mahkemesi ve Danıştay tarafından davacı bölge halkı lehine kararlar verilmişti. Sungurlu Barajı ile alakalı oluşturulan ikinci ÇED Raporu ise Ekim 2019 tarihinde yeniden hazırlatılmış, 2020 yılının Nisan ayında ÇED olumlu kararı verilmişti. Bunun üzerine 2020 yılının Haziran ayındabölge halkı tarafından Sungurlu Barajı’nın 2’nci‘ÇED Olumlu’ kararına yönelik iptal davası açılmıştı.
DAVAYI KANDIRA HALKI KAZANDI
Geçtiğimiz yıl 13 Ekim’de İstanbul 12’nci İdare Mahkemesi’nde gerçekleştirilen duruşmada kararın ilerleyen günlerde taraflara tebliğ edileceği belirtilmişti. 26 Kasım’da mahkemeden çıkan karara göre İstanbul 12’nci İdare Mahkemesi,bir üst mahkemeye itiraz yolu açık olmak üzere Sungurlu Baraj Projesi ile ilgili ÇED raporunu iptal etmişti. Devlet Su İşleri ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından karara temyiz süreci içerinde itiraz edildi. Danıştay 6. Dairesi’ne yapılan itiraz, mahkeme tarafından ‘kararın yürütülmesinin durdurulmasını gerektirecek bir neden bulunmaması’ sebebiyle oy birliğiyle reddedildi. Böylece bir üst mahkeme tarafından da çıkan sonuca göre Sungurlu Baraj Projesi iptal edilerek dava, Kandıra halkı tarafından kazanımla sonuçlanmış oldu.
MAHALLER SULAR ALTINDA KALACAKTI
Projenin gerçekleştirilmesi halinde yerleşim birimleri açısından bakıldığında Akçaova Merkez ve Mahalleleri Tokaşlar ve Yorgalar,Teksen Merkez Mahallesi,Selametli Merkez ve Mahallesi Kabaklar, Çalca ve karşı Çalca Mahalleleri ile Kubuzcu Mahallesi’nin Aptipaşa Mahalleleri haritadan tamamen silinecek ve diğer 13 mahalle ve mahallelere bağlı yerleşim birimleri ise içme suyu havza yönetmeliklerinden dolayı yaşamsal ve tarımsal üretim açısından olumsuz etkileneceği gibi, baraj yapıldığında oluşacak mikro klimadan ve kuzeyli rüzgarların bölgede hakim olması ve bağıl nemin artmasından dolayı havza dışında dahi özellikle bölgede yapılan fındık üretimi de ciddi oranda etkilenecekti. Proje Kandıra’nın yaklaşık 3’te 1’ini etkilediği gibi İzmit sınırları içinde de sosyo-ekonomik sorunlara yol açacaktı.