Halka değer veren, değer görüyor
Amacım, okuyucuya doğru haberi ulaştırmak olduğu kadar, Kandırayı ve Kandıralıları tanıtmak ve bölgemizin gelişimine katkı sunmaktır.
19 Eylül 2014 Saat: 13:05
En azından masa başında değil halkın içinde olarak sanal görüntülerle değil, gerçeği sorgulayarak haber yapmaktı ve sanırım bunu da başardım. En azından siz okuyucular, bunun böyle olduğunu zaman zaman bulunduğum ortamlarda bana aktardınız. Basın, olaylara yön veren ya da kendi çizgisini çizip herkesi aynı safta toplayan değil, toplumun içinde barınan, kanunlarla yasak olmayan tüm fikir ve düşüncelere ışık tutan bir yapıdır. Halkın doğru haber alma ve haberdar olma özgürlüğüne basın özgürlüğü diyoruz. Her fikrin kendini ifade edebildiği ve kısıtlanmadığı bir oluşumdur. Habere karışmadan yorumu okuyucuya bırakarak siz değerli okuyuculara bize ulaşanlara ya da bizim ulaştıklarımıza aktardım. İşte benim gibi düşünenleri değil, tavrı olanları, eylem içinde olanları ve bölgede hangi oluşumun içinde olursa olsun, ben varım diyen tüm insanların aracısı ve aktarıcısı oldum. Burada gazeteyi temsil eden değil kendini ifade eden olarak görüyorum kendimi, benim kendimi ifade edişimde halkımızın kendini anlatmasıdır. Kandıra ile ilgili haber yapmak kolay olmadı. Hep içice olduğumuz insanların aramızdan ayrılışını veya kaza yapışını fotoğraflamak zorunda kaldık. Bazen de sevinçlerine tanık olacaklarımızı fotoğrafladık. O an mesleğimizi icra ederken fotoğraf makinesine odaklandık. Bunun sınırlarını ilimizle sakın sınırlandırmayın. Dünyaya açtık. Çünkü gazetemizi tüm dünyadan takip etme şansınız var. Doğru haber almak isteyenlerde işi şansa bırakmazlar. İşi şansa bırakmayan bir gazeteyiz biz. Birlikte yaşadığımız bu dönemlerde kimi zaman köyde sizinle karpuz topladık, kimi zaman fındık bahçesinde gezindik, yağmurun yağmayışının telaşını yaşadık, denize gidip hep beraber kumsallara uzandık. Olmazsa olmaz siyasi atışmalarımızı sizlere aktardık ve aktarmaya da devam ediyoruz. 1 yıla kadar gazetemizin her sütununda ilçemizden bir kavga haberi görmek mümkün idi. Şimdi ne oldu? Her şey aynı, bazı kişiler değişti. Önceden vatandaş farklı sorun ve şikayetler için gazetemize gelir, bazı idareci ve siyasetçilere veryansın ederdi. Bunlar kısa sürede yerini sessizliğe bıraktı. Artık halkın derdini dinleyen sorunlar büyümeden çözüm üreten idareciler Kandıra merkez ve köylerinde gece gündüz halkın içinde yer alıyor. Bu da şunu gösteriyor, halkın derdi idareci ve siyasetçiler tarafından dinlenip çözüm üretildiğinde biz gazetecilere de derdini anlatan olmuyor. Kandıra şimdi daha da büyüdü. 5 mahalle 96ya çıktı. Kandıra 70 km uzunluğunda 35 km derinliğinde büyük bir coğrafya içerisinde artık bir ilçe oldu. Önceden Kandırada konuşulanlar kısa sürede halka ulaşıyor, bu şekilde yanlış doğru kısa sürede halk tarafından öğreniliyordu. İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın felsefesi ile olaylara bakıyorum ve Kandıra bizim azcık yanaş demeye gerek yok. Herkese yer var, yeter ki yerinde durmasını bilelim. Bazı idareci ve siyasetçiler Kandıra bizim, hep bizim olacak sandılar. Dışarıdan hiçbirini aralarına almadılar. Hep biziz, hep biziz diyerek kendilerini yıpratıp gittiler. Bakın hangi kuruma giderseniz gidin, oradan mutlu ve huzurlu ayrılıyorsanız o idareciyi gönlünüzde başarılı olarak görüyor ve çevrenize de anlatıyorsunuz. Bakın bu kurumlar her geçen gün ilçemizde çoğalıyor. Bu kurumlar eskiden de vardı, şimdi de var. Sadece değişen idarecileri
İdareciler başarılı olunca halk da mutlu oluyor. Amacımız halkı mutlu etmekse doğru yoldayız.
Kandıranın Sesi, Haberin Doğru Adresi Tavsiye Formu
Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin