ANAP'tan istifa edip AKP'ye geçen, 2004 seçimlerini kaybeden Kandıra Belediyesi eski Başkanı İsmail Genç, yeniden aday olmayı düşünmediğini söyledi

 

Gelişmeleri uzaktan izliyor

İsmail Genç yıllardır Kandıra'nın en merkezi yerindeki eczanesinin başındayken 1999 yerel seçimlerinde kendisini birden Kandıra Belediye Başkanı koltuğunda bulmuştu.

Hem de ANAP'dan. ANAP'ın yok olmaya yüz tuttuğu bir dönemde Kandıra'da seçim kazanarak başkan seçilmek dikkatleri İsmail Genç'in üzerine toplamıştı.

***

Genç, Kandıra'da sakin yapısı ve mütevaziliğiyle tanınıyor. Siyasetle arası iyi olmamasına rağmen muhafazakar bir aileye mensup olması onu ister istemez merkezde bulunmaya yöneltmiş.

Zaten ANAP'dan başkan adayı olması da bundan kaynaklanıyor.                    

***

Kandıra'nın önemli bir özelliği var. Kandıra'da politikayı genelde eczacılar yapıyor. Serbest meslek olması ve halkla devamlı iç içe olmasından dolayı Kandıra'daki eczacıların büyük bir bölümü kenarından köşesinden politikanın içinde oluyor.

CHP'den Sevim Deren, DP'den Kazım Dinç ve bir dönem ANAP'dan ve sonra AKP'den İsmail Genç.

***

Kandıra'da 2004 yerel seçimlerinde AKP'de önemli bir kırılganlık yaşandı. Bu kırılganlık seçim kaybetmeyle sonuçlandı. Kendisini aday olarak gören Hüdaverdi Bitik aday olarak gösterilmeyip yerine ANAP'dan AKP'ye geçen İsmail Genç aday gösterilince Kandıra AKP karışmıştı.

***

Kandıra AKP'de o günden beri devam eden gruplaşmalar hala sürüyor. AKP Kandıra İlçe Başkanı Cengiz Kan ile Hüdaverdi Bitik 2006 yılındaki ilçe kongresinde kol kola olmalarına rağmen yerel seçim yaklaşmaya başlayınca artık yan yana bile gelmiyor.

***

Bitik her yerde 'adayım' derken, Kan ise adaylık konusunda daha ketum davranıyor. Ama Kandıra'da konuşulan Kan'ın da aday olmayı düşündüğü yönünde. Bitik-Kan arasındaki gizli rekabet devam ederken İsmail Genç ise köşesinden olanları izliyor.

İsmail Genç ile geçen seçimde yaşadıkları ve gelecek yıl yapılacak yerel seçimler üzerine söyleştik. Her zamanki sakinliğiyle sorularımı yanıtlayan Genç, politikaya soğumamış.

 

Ama çokta sıcak değil.

Sayın Genç 1999 yılında ANAP'dan Kandıra Belediye Başkan adayı oldunuz ve 1753 oy alarak seçildiniz. Ardınızdan gelen CHP ise 1619 oy'da kalmıştı. Halbuki ANAP 1994 seçiminde Kandıra'da sadece 890 oy alabilmişti. Bu nasıl oldu?

 

Kandıra'da, ANAP'dan belediye başkan adayı olmam için dönemin ANAP yöneticileri teklif getirmişti. Değerlendirdim ve aday olmayı kabul ettim. Zaten Sefer Ekşi de o dönemde milletvekili adayı oldu ve seçildi. Yerel seçimlerle genel seçimler aynı anda yapılmıştı. Kandıra'da kendimizi iyi anlattık. Yapacaklarımız ortaya koyduk. O dönemde vatandaş bize inandı ve başkan olarak seçti. Ben de başkanlık dönemimde halkla birlikte Kandıra için çalıştım. Kesinlikle halktan uzaklaşmadım. Zaten mesleğim gereği halkla haşır neşirim.

 

Yıl oldu 2004. ANAP artık iyice erimişti. Zaten seçimlerin sonucu bunu gösteriyor. Siz seçim arifesinde AKP'ye katıldınız. Sonra aday oldunuz. Fakat bu kez seçimi kaybettiniz. CHP 1983, AKP ise 1926 oy aldı. Yani 57 oy ile seçim kaybettiniz. Hem de AKP'nin rüzgarının fırtına gibi estiği bir dönemde. Neden böyle bir sonuç ortaya çıktı?

 

Seçim dönemi başlayınca AKP'den aday olmayı düşündüm. Çünkü artık yeni bir siyasi oluşum vardı. AKP'nin vizyonu ile kendi vizyonuma baktığımda örtüştüğünü gördüm. Dolayısıyla seçim öncesi AKP'ye geçtim. Ve aday oldum. Benden başka adaylar da vardı. Fakat Hüdaverdi Bitik kendisini aday olmaya çok odaklamıştı. Aday adayı olduğum zaman AKP teşkilatından kimse garanti aday olursun diye bir garanti vermedi bana. AKP'de aday tespit yöntemi belliydi. Buna göre siz de isterseniz aday olursunuz. Ama sonuç ne olur bilemeyiz dediler. Ben de aday oldum. Sonuçta beni aday gösterdiler. İşte bundan kızılca kıyamet koptu. AKP Kandıra Teşkilat'ında bana karşı gizilden gizliye tavır alanlar vardı. Hatta öyle ki, başka partiden olup da bana çalışacak bazı kişilerle yan yana gelmemem bile istendi. Seçim çalışmalarında eczanemim üstü seçim bürosuydu. AKP ilçe teşkilatı ile uyum sağlamakta sıkıntı yaşandı. Tabii bu seçim sandığına yansıdı. Vatandaş bana geliyordu. 'AKP'de ikilik var' diyordu. Ben ne kadar yok desem bile Kandıra küçük bir ilçe. Saklamaya imkan yoktu. Derken seçimi açık ara önde almamız gerekirken 57 oyla kaybettik. Seçim zamanı Hüdaverdi Bey aday gösterilmeyince ben bir gün kendisini telefonla arayarak eşimle birlikte evlerine kahve içmeye gitmek istedim. Bizi kabul etmediler. Sonra tekrar aradım, yine görüşmedi. AKP Kandıra İlçe Teşkilatı müşahit kartlarını vermek istemedi. Sanki seçim kaybedilsin diye bir tutum içine girmişlerdi. Tabii tüm teşkilat değil. Bazı isimler.

 

Seçim kaybettikten sonra sanki politikadan soğudunuz gibi bir izlenim edindik. Politika ile aranız nasıl?

Kandıra'da eczanemin başındayım. Günüm Kandıra'da vatandaşlarla geçiyor. Onların dertlerine sıkıntılarına elimden geldiği kadar çözüm bulmaya çalışıyorum. Politikadan kopmak değil aslında bu. Kandıra'da AKP teşkilatı arasında bir uyumsuzluk var. Buna pek karışmak istemiyorum. Eski belediye başkanı olarak taraf olmak istemediğim gibi müdahil olmak da istemiyorum. Zaten eşim Fevkiye Hanım, AKP İl Kadın Kolları'nda görev yapıyor. Bana da partimin vereceği görev ne ise seve seve yapmaya hazırım. Ama bakınız Hurşit Güneş bile geldi beni ziyaret etti. Şu an ilçe başkanımız bir kez gelip ziyaret etmedi. Sonunda ben bu partinin adayı olmuş ve bu parti için çalışmış bir kişiyim. Bu kadar ince hesap yapmakla politikada bir yere varmak mümkün değil.  Başkan adayı olmak için bu yol çok doğru değil.

 

Yerel seçimlere bir yıl kaldı. Aday olmayı düşünenler yavaş yavaş bu düşüncelerini seslendirmeye başladılar. Sizin hem eski başkan hem AKP'nin eski adayı olarak, isminiz politika kulislerinde belediye başkan adayı olarak dolaşıyor. Gerçekten aday olacak mısınız?

Şu an itibariyle adaylık düşüncem yok. Seçime 1 yıl var ama siyasette 24 saat bile çok uzun süredir. Bunun için net bir şey söylemek zor. Bazen kendi kişisel kararınıza rağmen bunu uygulaya koyamıyorsunuz. Kandıra çok ilginç bir ilçedir. Seçim sonuçlarına bakınız sürpriz sonuçlar hep olmuştur. Bunun için Kandıra'da aday olmanın yolu halkla beraber olmadan geçer. Sosyal olmak gerekir. İlişkilerin çok iyi olması gerekir. Yoksa halktan kaçarak, 'eşkilat ben de ben aday olurum' düşüncesiyle seçim alınmaz. Aday olmakla seçim kazanmak arasındaki nüansı ayırt etmek lazım. Bu yanılgı Kandıra'da seçim kaybettirir.

 

AKP için kapatma davası açıldı. Düşünceniz nedir bu konuda?

Bunun AKP'ye oy kazandıracağını düşünüyorum. Çünkü vatandaşımız parti kapatılmasına hoş bakmıyor.

 

Kandıra AKP Teşkilatı'nın içinde bulunduğu durum Kandıra'da seçimi zora sokmaz mı? Ne yapılmalı?

Teşkilat içindeki sıkıntılar seçim sandığına yansıyor. Bunun için şahsi düşüncen bu tür ikiliklere son verilmeli. Sonuçta partinin başarısı öne çıkarılmalı. İş kişiselleştirilmemeli. Parti içinde herkes aday olabilir. Belirli yönetimlerle aday gösterilene saygı duyulması şart. Sonuçta bir kişi aday olacak. AKP'de kim belediye başkan adayı olursa olsun onun etrafında kenetlenmek lazım. Sonuçta Kandıra bu işten zarar görüyor.

Şimdi Kandıra'da AKP seçim kazansaydı inanıyorum ki, hizmet akışında daha çok uyum olacağı için ilçemiz daha iyi hizmet almış olacaktı. Seçimlere bir yıl kala dilerim AKP Kandıra İlçe Teşkilatı rayına girer. Birlik ve beraberlik içinde AKP Kandıra'da seçimi kazanır.

 

Son olarak vereceğiniz mesaj nedir?

andıra'da seçim kazanmak için parti içi çekişmelerin bir tarafa bırakılması gerekli. Vatandaşımız bu tür çekişmelere sıcak bakmıyor.

Kaynak: www.sanalturizm.net