DSP'nin Kandıra Belediye Başkan adayı gösterilen Abdülkadir Cesur, rakiplerini havada kalan projeler açıklamakla eleştirirken, kendisinin bu tür söylemlere girmeyeceğini belirtti

 

 

Öncelikle adaylığınızı tebrik eder, bu yolda başarılar dileriz. Bize de zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz. Kısaca kendinizden bahseder misiniz?

Ünal Bey, ben hayatım boyunca siyasete yakın durmuş, çoğu zaman da aktif olarak içinde yer almış biriyim. Her seçim döneminde pek çok aday veya aday adayının röportajlarını takip ederim. Ekseriyetle aday kendisini tanıtırken şöyle der: "Şurada doğdum, şurada ilkokula gittim, şunu yaptım, bunu bitirdim, evliyim-bekarım, bilmem kaç tane çocuğum var, yabancı dil olarak da şunları biliyorum vs.” Bu hep alışılagelen şey, klasik bir tarz. Ben hayatımın bazı noktalarında klasik, bazıların da değilimdir. Bu anlamda kendimi şu an size kısaca şöyle tanıtmak isterim ve bu bazılarına 1 Nisan şakası gibi de gelebilir. Ama Abdülkadir Cesur 31 Mart’ta seçim kurulundan mazbatasını almış, 1 Nisan’da göreve başlamış Kandıra Belediye Başkanı’dır.

 

Kendinizi gelecek dönem belediye başkanı olarak tanıttınız ama ben yine de bu noktada şunu sormak istiyorum; Bu yarışta hiç rakibiniz yok mu? Size göre güçleri çok mu az?

Önceki sorunuza cevap verirken, pek çok aday veya aday adayının röportajlarını takip ettiğimi söylemiştim. Tabi takip ettiklerim arasına, fikirlerine saygı duyduğum ve kendilerinden önemli kazanımlar elde edeceğime inandığım, yörenin kanaat önderleri ile yapılan röportaj ve söyleşileri de dahil etmeliyim. Bu anlamda Kandıra'da önemli bir kanaat önderi olarak gördüğüm Kenan Evin'in röportajında buna benzer bir soruya verdiği cevap ile sorunuzu cevaplamak isterim: "Bu yarışta benim için her parti veya her aday ciddi bir rakiptir. Hiçbir partiyi veya adayı küçümsemem."

 

Başkanım ne kadar zamandır Kandıra'dasınız? Kandıra’yı tanıyor musunuz?

Ben Balıkesir'de doğdum. Yaklaşık 10 yıldır Kandıra Meslek Yüksek Okulu'nda öğretim görevlisi olarak görev yapıyorum. 10 yıl iyi bir süre. Bu kadar süre insan başka bir ülkede kalsa o ülkeyi tanır.

 

Peki, sizce Kandıra'da doğmamış olmanız siyaseten bir dezavantaj yaratır mı?

Ben artık bu tip değerler üzerinden yöneticileri belirleme alışkanlığının eskilerde kaldığına inanıyorum. Kalmadıysa da kalmalı diyorum. Türk halkının tecrübeleriyle de sabittir ki, tamamen siyaset dışı kalması gereken değerlerden hareketle seçilen yöneticiler, memlekete hiçbir zaman hayır getirmemiştir. Kandıra'da doğmamış olmamın bana dezavantaj yaratacağına inanmıyorum. Ayrıca bir insanın nerede doğacağı, kendi isteği veya tercihinde değildir. Ama nereye hizmet edeceği veya etmek istediği kendi tercihindedir. Şunu da eklemek isterim ki, insanımız hizmet sunan makamlara birilerini seçerken, bu görevi mevcutlar arasında en iyi kimin yürütebileceğine bakılmalıdır. Halk da sağduyusuyla bunu bu şekilde değerlendirecektir. Kandıra halkı kendi kararını vererek, kendi yaşam koşullarını belirleyecektir.

 

Yönetim kadroları için liyakatin esas alınması görüşünüze yürekten katlıyorum. Ama sizden şunu da duymak isterim. Sizce Kandıra Belediye Başkanı nasıl olmalıdır?

Sadece Kandıra değil, ülkemin tüm belediye başkanları için söyleyeyim; öncelikle dürüst, ahlaklı olmalıdır. Hak gözetir olmalıdır. Çünkü devletimin makamları rant sağlama makamları değildir. Diğer taraftan, bir belediye başkanı vizyon sahibi ve çalışkan olmalıdır. Genç ve enerjik olmalıdır. Çünkü bunlar, yüksek mesai gerektiren makamlardır. Vatandaşın sorunlarıyla samimiyetle ilgilenmelidir. Sivil toplum örgütleriyle, derneklerle yakın ilişki halinde olmalıdır. Aydın olmalıdır. Zeki olmalıdır. Yaratıcı olmalıdır. Tabi bir de o koltuğa deli gibi sarılmamalıdır. Gazetenizin ismi gibi Demokrat ve makamı gereği halkla iç içe olmalıdır, dememe gerek yok herhalde.

 

Peki bu gereklilikler doğrultusunda, Kandıra'nın mevcut belediye başkanını nasıl değerlendirirsiniz?

Pek çok yöre dolaştım. O yüzden Kandıra halkının her şeyi görebileceğini biliyorum. Bunun için ben bu değerlendirmeyi Kandıra halkına bırakayım. Zaten halk neyi ne şekilde değerlendirdiğini bu seçimlerde önümüze koyacaktır.

 

Önümüzdeki yerel seçimlerde Kandıra'da solda birleşme fikri hiç aklınıza geldi mi? Bu anlamda diğer partilerden, yani CHP'den tarafınıza veya partinize herhangi bir teklif geldi mi?

Ülkenin geldiği noktaya bakınca, solda birleşmenin kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum. Bu bir şekilde sağlanmalı. Bunun karşılıklı özveri, fedakarlık ve feragat ekseninde gerçekleşebileceğini düşünüyorum. Kandıra'da sol birliktelik fikrine gelirsek, bunu size yaşadığım bir olayla anlatmak isterim. Bundan yaklaşık 6-7 ay önce Mustafa Öğren'le çarşıda karşılaştık. Kendisine tekrar aday olacağına ilişkin gazetelerde çıkan yazılardan dolayı hayırlı olsun dileklerimi ileterek hem birliktelik fikrimi sundum hem de Kandıra Meslek Yüksek Okulu'nda 2 bin civarında öğrencinin okuduğunu ve oy kullanmalarının sağlanması için çalışma yapmamız gerektiğini, bu anlamda üzerime düşeni de yapacağımı söyledim. Ama sağ olsun, bu konuyu önemsemedi. Yani Kandıra ve kendisi açısından hem birliktelik hem de seçim kazanmak herhalde önemsizdi. İlerleyen süreçte de bir birliktelik talebi veya teklifi tarafımıza iletilmedi.

 

Size son olarak, başkanlığı kazandığınızda neler yapmayı düşündüğünüzü sormak istiyorum. Genel olarak anlatabilir misiniz?

Şu an her adayın elinde pek çok proje olduğunu tahmin edebiliyorum. Bana göre, eksiklikleri tespit etmekten çok, tespit edilen eksiklikleri giderebilecek açılımlar yaratmak önemli. Öncelikle bu konuda halka karşı samimi ve dürüst olunmalı. Yani gerçekleştirilme olanağı olmayan projelerle halk kandırılmamalı. İsim vermek istemiyorum ama bir partinin aday adayı, başkan olursa Kandıra belediyesinde 350 kişiye iş verecekmiş. Böyle bir şey olamaz. Bu bir projemi? 10-15 diyebilirsin, anlarım. 350 kişiyi belediyenin neresine alıyorsun? Artık ülkemizde işsizlik de istismar edilir oldu. Bir adayın böyle şeylerle halkı kandırmaması, kandırmaya çalışıyorsa da halkın böyle şeylere itibar etmemesi gerekir.

 

HAZIRLANAN PROJELER

Bir belediye başkan aday adayı olarak benim de hazırladığım ve hatta üniversitedeki bazı arkadaşlarla üzerinde çalıştığım projeler var. Ama asıl önemlisi bu projelerin hepsinin mantık ölçüsünde olması. Kısa sürede ve mali açıdan gerçekleştirilebilir nitelikte olması. Ayrıca bu projeler sadece kentsel dokuya ilişkin değil aynı zamanda ekonomik canlılığı da beraberinde getirecek olması açısından önem taşımakta. Bunları ayrıntılarıyla anlatmanın uygun düşmeyeceğini biliyorum. Ancak 1-2 husus üzerinde durmak ve kazandığımızda yapacağımız ilk icraatı sizlerle paylaşmak istiyorum.

 

ÖĞRENCİ SAYISI ARTACAK

Belediye başkanlığını kazandığımızda üzerinde yoğunlukla çalışacağımız ve ilk yılında da gerçekleştireceğimiz konu, öğrenci sayısının bundan en az 3 yıl önceki durumuna getirilmesini sağlamak olacaktır. Yer olarak kullanacağımız binamız hazır. Hem de malzemeleri ile birlikte. Bu noktada bize düşen şey, buna ilişkin çalışmalarımızı üniversiteyle işbirliği halinde sürdürmek olacaktır.

 

Tabi ekonomik canlılığı sadece öğrenci sayısının arttırılmasıyla sağlanma yoluna gidilmesini ben çok yeterli de bulmuyorum. Belediyelerin bu anlamda kaynak yaratma kabiliyetini ortaya koyarak, küçük de olsa üretime dönük girişimlerin öncüsü olması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca bu yöndeki girişimlerin belediyeye gelir sağlayacağı gibi iş ve istihdam alanı yaratacağı da bir gerçek. Buna yönelik çalışması yapılmış 4 adet önemli projeye sahip olduğumuzu da söylemek istiyorum.

 

Sayın Cesur, buraya kadar geldiniz, bize zaman ayırdınız. Bunun için teşekkür ederiz. Son olarak söylemek istediğiniz şeyler var mı?

Ünal Bey, halen aday adayı konumundayım ancak adaylığım resmiyet kazandıktan sonra neler yapacağımızı, neler yapmayacağımızı, daha gelişmiş bir Kandıra için önümüze koyduğumuz hedeflerimizi, projelerimizi değişik platformlarda ve halkın huzurunda dile getireceğiz.Ben hem Kandıra ya hem ülkemize sahip çıkacağımıza olan inancımla seçimlerin hepimiz için hayırlı olmasını diliyorum. Kandıra için artık bir şeyler yapılsın diyorum.

 

Kaynak: www.sanalturizm.net