Hakkında DP kulislerinde ihanet suçuyla suçlanan ve AKP’ye geçeceği iddia edilen Sağlık eski Bakanı M. Kazım Dinç, “Her şeyden önce Sayın Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu benim dostumdur. Kendisine her zaman kapım açıktır” diyerek, “Eğer benim partim benim düşündüğüm ve tanıdığım Demokrat Parti olmaktan çıkıyorsa, gereğini yapmak zorunda kalırım” dedi. Kazım Dinç anlattıklarıyla partisi DP’den soğumuş gibi görünüyor. GEREĞİNİ YAPMAK ZORUNDA KALIRIM Dinç şöyle konuştu: “Bizim bu kentte sevenimiz de var sevmeyenimiz de. Ben kendi dönemimde bu kente imzasını atmış isimlerden biriyim. Eğer benim partim benim düşündüğüm ve tanıdığım Demokrat Parti olmaktan çıkıyorsa, gereğini yapmak zorunda kalırım. Ben bugün için kenarda duran bir siyasetçiyim. Ancak siyasette milletimizin istek ve talepleri önemlidir. Eğer bize görev düştüğü milletimiz tarafından uygun görülürse görevden kaçmayız. REFERANDUMA SİYASET KARIŞTIRILMAMALI Hak ve özgürlükler açısından baktığımızda referandumda “evet” denecek çok madde var. Muhalefet partileri bu değişiklikte Türkiye’yi istenmeyecek noktalara götürecek ayrıntılar olduğunu söyleyerek işi siyasi platforma çekiyorlar. Referanduma siyaset karıştırılmamalıdır. Halkımız özgür iradeleriyle oy kullanmalıdır. Halkımızı bu konuda aydınlatmak gerektiğini düşünüyorum. DP partilisini özgür bırakmalıdır; Ben demokrat bir insanım. Ve kendi demokrat kişiliğimden yola çıkarak partimin referandumda vereceğim oyla ilgili bağlayıcı olmaması gerektiğine inanıyorum. Darbeye maruz kalmış olan Demokrat Parti partilisini özgür bırakmalıdır. Maddelerin yararlı yada zararlı olduğunu en iyi hukukçular bilir. Anayasa mahkemesinin kendi yapısında yapılacak değişiklikle ilgili maddeyi her zamankinden daha fazla irdelediğine inanıyorum. Zaten o maddelerin tehlikeli olarak görülen hususları anayasa mahkemesi tarafından ayıklandığına inanıyorum. Yine de doğruyu hukukçular bilir.”