Atalarımız bu ülkenin bir karış toprağını düşmanlara vermemek için eşlerinden, çocuklarından, sevdiklerinden, kendilerinden vazgeçmiş. Ta ki bizlerin bu ülkede huzurlu ve mutlu yaşaması için. Kandıra'nın Sesi Gazetesi imtiyaz sahibi Ünal Cankurt'un Dedesi Kurtuluş Savaşı esnasında yaşadığı duygu dolu dramı siz değerli okuyucularımızla paylaşmak istedik.

ŞEHİT HABERİ GELDİ

Sakarya Meydan Muharebesi Kurtuluş Savaşı'nda düşmanla çarpışırken, Hüseyin dedemin mermisi biter. Dedem arkadaşından mermi isterken düşmanın kurşununa hedef olur ve gözünden giren kurşun kulağının hemen üstünden çıkar. Dedemi o halde gören komutanları şehit olduğunu düşünür. Acı haber Kandıra M. Erikli Köyü Budaklar Mahallesi'nde Fevzi Çavuş olarak bilinen büyük dedeme bildirilir. Bu zaman diliminde Hüseyin dedem nüfustan düşürülür. Artık Hüseyin Akarsu dedem tüm çevresinde Şehit olarak bilinir.

YAŞADIĞINI İSPATLAMAYA ÇALIŞIR

6 ay sonra dedem eve döner ve herkesi şaşırtır. Saç, sakal içinde gözünün biri yok dedemi tanımak mümkün değil. Emine nineme dedem bir kaç söz söyler ve dedem güler. Ninem dedemi dişinden tanır ve 12 basamak merdiveni iki adımda iner ve dedeme sarılır. Dedem yaşadığını bildirmek için yeniden nüfus cüzdanı talep eder. Dedem Hüseyin Akarsu, nüfustan düşürüldüğü için mahkeme kararı ile nüfus cüzdanı alabileceği söylenir. Dedem bunun üzerine mahkemeye başvurur.

HAKİM "CANKURT" SOY İSMİNİ VERİR

Hakim dedemin iddiaları karşısında şaşırır ve der "Siz ölmüşsünüz canlanmışsınız sizin soy adınız CANKURT olsun." Ve dedeme yeni nüfus cüzdanı CANKURT soy ismiyle verilir. Böylelikle şehit Hüseyin Akarsu Gazi Hüseyin Cankurt olarak yaşamına devam eder. 30 yıl gazi olarak yaşadıktan sonra 68 yaşındayken rahatsızlanır ve İzmit Devlet Hastanesi'ne kaldırılır. Bir süre sonra ameliyata alınan dedem masada yaşamını yitirir ve İzmit Gültepe Mezarlığına defnedilir. Fevzi Çavuş dedemin ardından Kandıra ve köylerinde Bekiroğlu lakabıyla tanınan Gazi Hüseyin dedem bizler için büyük bir gurur kaynağı olmuştur.