Kılıç Elektrik
Eriş Organizasyon (Sol 3)
Ata Fırın
Yaman Teknik (Sol 6)
Tonguçlar (Sağ 1)
Dinç Mühendislik Masaüstü
Dönmez İnşaat (Sağ 5)
Ünal CANKURT
Ünal CANKURT

Anayasa Oylaması İdeolojik Bir Tercih mi? (Son)

8 Eylül 2010 Saat: 18:05
YORUM YAPTavsiye EtYazdır

Bu yazı 3.285 kez okunmuştur

Değerli okuyucularım geçen haftalarda Anayasa değişikliklerine değinip hem kendim öğrenmeye çalıştım hem de sizi bilgilendirmeye çalıştım. Aslında maddeleri tek tek ele alıp gerçek manada açıklaya çalışacaktım. Ancak önümüzde ki hafta sonu referandum günü olduğu ve benim ancak Çarşamba günü size buradan yazıyor olmam sebebiyle değinmem gereken maddelere tek tek açıklamam için zaman kalmadığımdan bu hafta geri kalan tüm maddelerden önemli gördüğüm değişiklikleri sizlere özetlemeye çalışacağım. En son 84. maddedeki değişiklikte kalmıştık. Bu madde beklide okuduğumda kafamı en çok kurcalayan madde oldu. Maddedeki değişiklik sadece var olan bir hükmü ortadan kaldırıyor. fakat ortadan kaldırdığı hüküm aynen şöyleydi. “Partisinin temelli kapatılmasına beyan ve eylemleriyle sebep olduğu Anayasa Mahkemesinin temelli kapatmaya ilişkin kesin kararında belirtilen milletvekilinin milletvekilliği, bu kararın Resmî Gazetede gerekçeli olarak yayımlandığı tarihte sona erer. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı bu kararın gereğini derhal yerine getirir.” Şeklindeydi. Değerli okuyucular görüleceği gibi bu madde partisinin kapatılmasına sebep olan milletvekilin milletvekilliğinim düşmesinin önüne geçiyor. Yani partisi kapatılsa da buna sebep olan vekilin vekilliği düşmeyecek. Bu maddeden mesela Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk faydalanabilecekti. Çünkü biliyorsunuz onlar partilerinin kapatılmasına sebep olmuşlardı. Bu değişiklik onların işine yarayacaktı. Ayrıca yeni değişiklikle 125. maddenin Cumhurbaşkanının tek basına yapacağı işlemler ile Yüksek Askeri Şuranın kararları yargı denetimi dışında tutan fıkrasına bir ek getirilmiş ve bu ekle Yüksek Askeri Şuranın Silahlı Kuvvetlerden her türlü ilişik kesme kararlarına karsı yargı yolu açıktır şekline getirilerek Askeriyeden sorgusuz sualsiz atılanların yargı yoluna müracaat edip haklarını aramaları sağlanmıştır. Birde mahkemelerin yerindelik denetimi yapmaları sınırlandırılmak amacıyla “mahkemelerin hiçbir surette yerindelik denetimi yapamayacağı maddeye eklenmiştir. Ayrıca memurların disiplin cezalarını ilgilendiren bir madde olan 129. maddede memurlar lehine bir değişiklik yapılmış oda eski metinde Uyarma ve Kınama cezalarına karşı yargı yoluna gidilemezken yeni düzenleme bunu kaldırmış ve Uyarma ve kınama cezalarıyla ilgili de yargı yolunu açık tutmuştur. Bu değişiklikte olumlu görülmekte. Çünkü amirlerin haksız yere ceza vermelerinin önüne geçilmiş olacaktır. Yapılan her işlem ve verilen her ceza mahkemelerce denetlenebilecektir. 145. maddede ise yeni düzenleme ile asker olmayan kişileri savaş hali haricinde yargılanmasının önüne geçiliyor ve devletin güvenligine, anayasal düzene ve bu düzenin isleyisine karsı suçlara ait davaların her halde adliye mahkemelerinde görülmesini düzenlemiştir. Bu maddede artık sivillerin askeri mahkemelerde yargılanmasının önüne geçildiği gibi devlet güvenliğinin aleyhine işlenecek suçların yargılamasını da sivil mahkemelere veriyor. Yani darbe planlayanlar artık sivil mahkemelerde yargılanacak. Anayasa Mahkemesinin kuruluşunu düzenleyen 146. maddesi de değiştirilmekte ve burada da üye sayısı onbir asıl ve dört yedekten 19 asıl üyeye dönüştürülmüş ve daha önce bütün üyeler ilgili kurumların göstereceği adaylar arasından cumhurbaşkanınca atanırken yeni düzenleme ile bir kısmı Türkiye Büyük Millet Meclisince ilgili kurumların üye ve başkanları arasından seçilir.( iki üyeyi Sayıştay Genel Kurulunun kendi başkan ve üyeleri arasından, her bos yer için gösterecekleri üçer aday içinden, bir üyeyi ise baro başkanlarının avukatlar arasından gösterecekleri üçer aday içinden yapacağı gizli oylamayla seçer. Cumhurbaşkanı; üç üyeyi Yargıtay, iki üyeyi Danıştay, bir üyeyi Askeri Yüksek İdare Mahkemesi genel kurullarınca kendi başkan ve üyeleri arasından her bos yer için gösterecekleri üçer aday içinden; üç üyeyi Yükseköğretim Kurulunun kendi üyesi olmayan yükseköğretim kurumları öğretim üyeleri arasından göstereceği üçer aday içinden; Beş üyeyi üst kademe yöneticileri, serbest avukatlar veya Anayasa Mahkemesi raportörleri arasından; iki üyeyi ise yüksek öğrenim görmüş Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları arasından seçer. Ayrıca Anayasa Mahkemesi üyeleri on iki yıl için Seçileceği ve iki defa üye olunamayacağını düzenlemiştir. Şimdiye kadar ise Anayasa Mahkemesi’ne seçilen üyeler 67 yaşına kadar yani emekliye ayrılana kadar görevlerine devam ederlerdi. Böylece maddeyle bu görev 12 yılla sınırlanmış oldu. Ayrıca burada yapılan bir değişiklikle vatandaşlarında Anayasa Mahkemesine dav açabileceği düzenlenmiştir. En çok tartışılan bir diğer değişiklik ise 159. maddedeki değişiklik ki tüm tartışmalar aslında burada düğümlenmektedir. Burada ise 5 asıl ve yedek üye ile adalet bakanı ve bakanlık müsteşarından oluşan kurul genişletilmiş ve 21 asıl üye ile 10 yedek üyeden oluşmaktadır. Ayrıca kurul 3 daire şeklinde çalışacak şekilde düzenlenmiştir. Yine eski metindeki gibi Adalet Bakanı ve Müsteşar yine tabii üyedir. Kurulun, dört asıl üyesi, yüksek öğretim kurumlarının hukuk, iktisat ve siyasal bilimler dallarında görev yapan öğretim üyeleri, üst kademe yöneticileri ile avukatlar arasından Cumhurbaşkanınca, bir asıl ve bir yedek üyesi Anayasa Mahkemesi raportörleri arasından Anayasa Mahkemesince, üç asıl ve iki yedek üyesi Yargıtay üyeleri arasından Yargıtay Genel Kurulunca, bir asıl ve bir yedek üyesi Danıştay üyeleri arasından Danıştay Genel Kurulunca, yedi asıl ve dört yedek üyesi birinci sınıf olup, birinci sınıfa ayrılmayı gerektiren nitelikleri yitirmemiş adlî yargı hâkim ve savcıları arasından adlî yargı hâkim ve savcılarınca, üç asıl ve iki yedek üyesi birinci sınıf olup, birinci sınıfa ayrılmayı gerektiren nitelikleri yitirmemiş idarî yargı hâkim ve savcıları arasından idarî yargı hâkim ve savcılarınca, dört yıl için seçilir şeklinde düzenlenmiştir. Burada ki en önemli değişiklik sayı arttırılmış ve yerel mahkeme dediğimiz taşradaki mahkemelerinde kurula üye seçebilir hale gelmesidir. Böylece belli bir zümrenin tekelinde olan kurul bu düzenlemeden sonra genişletilmiş ve her hâkim ve savcıyı temsil eder hale getirilmiştir. Ve son olarakta Anayasanın geçici 15. maddesinin ortadan kaldırılmasıdır ki bu madde referandum mitinglerinin en önemli düzenlemesi olarak sunuldu. Çünkü bu madde ihtilal yapan milli birlik komitesi üyelerinin yargılanmalarını yasaklayan madde idi. O da kaldırılınca Kenan Evren gibi diğer milli birlik komitesi üyelerinin de yargılanabilmesinin önünü açmaktadır. Evet, nihayet sizlere bütün maddeleri özetledim. Artık takdir sizin. Önümüzdeki Pazar mühürde sizde olacak Evet’te deseniz Hayır’da deseniz tercihinize herkes saygı duymak zorundadır. Mübarek ramazan bayramınızı en içten dileklerimle kutlar, dargınların barıştığı gönüllerin bir olduğu nice bayramlar dilerim...

YORUMLAR

Bu Yazıya Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Kandıranın Sesi, Haberin Doğru Adresi Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

Yukarı ↑