Kandıra adı altında ilimiz ve ilçemizde yüze yakın sivil toplum örgütü bulunuyor.

Maalesef kimileri kış uykusuna yatmış, varlığından hiç kimsenin haberi yok. Kimisi ise aktif, hergün sosyal medya ve gazetelerde boy gösteriyor.

Kandıra’nın sorunlarını masaya yatıran Kandıra için yumruğunu masaya vuran sivil toplum örgütleri maalesef ve maalesef bir elin parmağını geçmeyecek kadar.

Sivil toplum örgütleri istek ve taleplerini yetkililere duyuramayınca her geçen gün o derneğin  üyeleri bir bir dağılıyor. Bu şekilde sadece derneğin tabelası kalıyor.

Önceki günler Kandıra merkez muhtarları sorunlarını yetkililere duyurmak için birinci toplantıda Kandıra belediye meclis üyelerini davet ettiler.

İlçe başkanları parti tüzüğüne uymadığı için bu toplantıda yer almayınca muhtarlar önceki gün ilçemizdeki siyasi parti ilçe başkanları, sivil toplum örgütlerini davet ederek sorunları anlatmak istedi.

Regaip kandiline denk gelmesi ve çok sayıda siyasetçinin ve sivil toplum örgütünün önceden programları olması nedeniyle katılım oldukça düşük oldu.  

Öncelikle Kandıra merkez muhtarlarını gönülden tebrik ediyorum. Seslerini yetkililere duyurmak için böyle bir girişimde bulundukları için.

Ama muhtarlarımıza şunları sormak istiyorum;

Yıllardan beri neden sessiz kaldınız?

Sizlerin dernek başkanlarınız yok mu?

Bu ilçenin kent konseyi başkanı yok mu?

Bu ilçenin sivil toplum örgütleri ve siyasi parti liderleri yok mu?

İşte merkez muhtarlarımız bu girişimlerinden ötürü herkes bulunduğu makamın anlam ve önemini bilmesi için güzel bir girişimde bulundular.

Herkes görevini layıkıyla yapmış olsa farklı farklı sivil toplum örgütleri, muhtarlarımız, Kandıra’nın sorunlarını duyurmak için lokantalarda, kahve köşelerinde, kendi aralarında toplantı yaparak çözüm aramak için böyle yollar aramaz.

Bugün ilçemizde esnaflardan, muhtarlardan, siyasetten, sivil toplum kuruluşlarına kadar 100’e yakın sivil toplum kuruluşları var.

Bunlar zaten kent konseyinin üyesi değil mi?

Kent Konseyi Başkanı Kandıra’da ne iş yapar?

Hiç kusura bakmayın arkadaşlar!

Kent Konseyi Başkanı kimliğini taşıyan arkadaşlar o makamın sorumluluğunu ya adam gibi yapacak ya da istifa edip böyle önemli makamları hak edene bırakacak!

Önceki gün yine bir sivil toplum örgütü ilçemizde bulunan sivil toplum örgütlerini bir kahvaltıda toplayarak istişare edip Kandıra’nın sorunlarını masaya yatırdılar.

Ben de bu toplantıda yer aldım.

Öncelikle Hüseyin Bayrak kardeşimizi gönülden tebrik ediyorum.

Kurulan tüm dernekleri davet etmiş, ama maalesef Kandıra diye ilimizi ve ilçemizi inleten bazı Kandıra dernekleri katılmadığı gibi Kandıra’nın hiçbir faaliyetine de destek vermeyen bu dernekler sadece kendilerini astığım astık, kestiğim kestik düsturuyla kendileri çalıp kendileri oynuyor.

Bu kadar sivil toplum örgütü Kandıra için bir araya gelmedikçe her dernek birbirini eleştirdiği sürece biz Kandıralı olarak yerimizde saymaya devam ederiz.

Kocaeli’nde en çok ilçeler arasında derneği olan şüphesiz Kandıra.

Niye Kandıra?

Niye Kandıralı hemşerilerimiz bu sivil toplum örgütleri öncülüğünde hiçbir makam ve mevkiine getirilmek için çaba sarf edilmiyor?

Neden parlamentoda bir Kandıralı olması için seslerini yetkililere duyuramıyor?

Kent Konseyi her ay siyasi liderler ve sivil toplum örgütleri ile bir araya gelerek Kandıra’nın istek ve taleplerini gündeme alarak yetkililere ulaştıracak.

Kent Konseyinin görevi sivil toplum örgütleri ile devlet arasında bir köprüdür.

 Kandıra’mızın sesini duyurmak için ilçemizin ismini taşıyan tüm dernekler güçlerini birleştirerek Kandıra’nın sorunlarını masaya yatırıp artık Kocaeli’nde de sesimizi yükselterek hak etiğimiz mevki ve makamlarda yerlerimizi alalım.

Biz sivil toplum örgütleri olarak gücümüzü birleştirmeyi tavsiye ederken, bazı hemşerilerimiz ilçemizde 2 tane olan muhtarlar derneğinin 3’ncüsünü açmak için çalışma başlatmış.

Biz böyle bölünüp parçalandıkça hep idare edilen oluruz.

Belki o kişiler kendi çapında bir dernek adı altında başkan olabilirler ama bu kişilerin Kandıra’ya ne kadar faydası olur?

Yorum sizin…