Kılıç Elektrik
Eriş Organizasyon (Sol 3)
Ata Fırın
Yaman Teknik (Sol 6)
Tonguçlar (Sağ 1)
Dinç Mühendislik Masaüstü
Dönmez İnşaat (Sağ 5)
Ünal CANKURT
Ünal CANKURT

Kandıralıları küçümsemek isteyenlere bu cevap yete

25 Kasım 2014 Saat: 19:00
YORUM YAPTavsiye EtYazdır

Bu yazı 1.922 kez okunmuştur

Kandıra bu günlerde “Bölük dur! Kandıralı sende dur” konusuyla çalkalanırken, Ak Parti İlçe Başkanı’nın da kim olacağı merak konusu oldu. MHP Kandıra Türkan Özcan’la 17 Aralık’ta kongreye gidiyor. Ak Parti Kandıra İlçe Teşkilatı ise 3 Aralık’taki kongre için hazırlanıyor. Ak Parti Ankara Genel Merkez’de 4 aday adayı içerisinden aday belirleme sürecinin devam etmesi Kandıra’da hangi ismin aday gösterileceği merak konusu oldu. Aslında herkes Ak Parti’nin adayını aşağı yukarı tahmin ediyor. Ak Partililer artık Kandıra’da huzur arıyor. Kandıra Belediye Başkanı Ünal Köken’le uyumlu çalışacak bir ilçe başkanı için il ve Ankara genel merkez ince eleyip sık dokuyor. Ak Parti ilçe başkanlığına aday olan Yunus Özder, Hakan Akbaş, Selahattin Okan ve İrfan Kurt’un birbirinden değerli olması karar merciini oldukça zorladığını düşünüyorum. Genel merkezin vereceği karar Ak Parti camiasında saygıyla karşılanacağını da düşünüyorum. MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın bir basın açıklamasında Başbakan Davutoğlu’na “Sallama Kandıralı” demesi yüz binlerce Kandıralıyı derinden üzdü. Kandıralıyım diyen herkes Yalçın’ın bu gafından ötürü özür dilemesini beklerken, Yalçın’a veryansın etmeyi de ihmal etmediler. Kandıralılar sayın başbakanımız Ahmet Davutoğlu’nu fahri hemşerileri olarak ilan ettiler. Kandıra Belediye Başkanı Ünal Köken, MHP İlçe Başkanı Türkan Özcan, CHP İlçe Başkanı Recep Şenol ve çok sayıda Kandıra’ya gönül veren ilçe halkı ve iş adamları basın yoluyla MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın’dan özür beklediklerini dile getirdi. Kandıralıyım diyen binlerce kişinin sosyal paylaşım sitelerinde de bu gafından ötürü MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın’a tepkiler sürüyor. Başbakan sayın Davutoğlu’nu beğeniyoruz ve takdir ediyoruz. Fahri hemşerimiz olarak da kendisini onurla kabul ediyoruz. Bu başarıyı hazmedemeyen Yalçın’ı da Kandıralı olarak şiddetle kınıyoruz. Kandıralıları küçümseyen kişilerin şunu da bilmesini istiyorum; Kandıralı Başbakan merhum Nihat Erim, Dışişleri Bakanı merhum Turan Güneş, Gümrük ve Tekel Bakanı merhum Fethi Aşkın, Sağlık eski Bakanı M. Kazım Dinç, TBMM Kocaeli Cumhuriyet Senatörü merhum Abdullah Köseoğlu, milletvekilleri Erol Köse, merhum Sedat Akay, Hurşit Güneş ve ilk kadın vali ise yine Kandıra’dan Lale Aytaman. Buna benzer çok sayıda Kandıralı profesörde devletin değişik kademelerinde görev yapmakta.Sayın Semih Yalçın; Sivas’ın Gemerek ilçesi hiç başbakan veya bakan çıkarttı mı? İşte Kandıra bu, Kandıralı bu… Kandıra’nın bu meşhur hikâyesini bilen de bilmeyen de konuşuyor. Olayın gerçek yüzünü aslında çoğu kişi bilmiyor. Kandıralının Gerçek Hikâyesi 1960’lı yıllarda Tercüman Gazetesinin hediye olarak verdiği Türkçe Deyimler ve Hikâyeler adlı kitapta şöyle anlatılır; Kandıralı genç askere hazırlanmaktadır. Annesi sürekli olarak komutanlarının emrinden çıkmamasını, aksi takdirde emdirdiği sütünü helal etmeyeceğini bildirir ve genç bu telkinlerle asker olur. Henüz acemi birliğinin ilk günleridir. Kim ne iş buyurursa hile yapmaz, çalışır ve gel zaman git zaman, Kandıralı genç asker bölük komutanının dikkatini çeker. Bölük komutanı, “Sürekli olarak çalışıyorsun, cezamı alıyorsun?” diye sorar Kandıralı gence, o da “Hayır komutanım. Annemin vasiyetini tutmak için böyle davranıyorum” der. Bölük komutanı da der ki, “Bu bölüğün en büyük komutanı benim. Bundan sonra benim emrim haricinde kimseyi dinlemeyeceksin” der. Ertesi gün Tabur komutanı bölüğü denetlemeye gelir. Bölük komutanı bölüğü toplar, yürü komutunu verir. Ancak bölük ahenkli yürüyemez ve tabur komutanını kızdırır. Tabur komutanı “Bölük dur!” der, Kandıralı da ‘dur’ komutunu verenin, bölük komutanı olmadığından yürümeye devam eder. Daha sonra bölük komutanı Kandıralı sende dur’ der. O gün bu gündür, ‘Bölük dur! Kandıralı sende dur’ denir. Acı olan şudur ki, Kandıralı annenin düşüncesi ile kınalı kuzunun hikâyesi aynıdır aslında. Fakat bu olayın gerçek yüzünü Kandıralılar bilmediğinden, olay ironik yönü ile anılmaktadır.

YORUMLAR

Bu Yazıya Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Kandıranın Sesi, Haberin Doğru Adresi Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

Yukarı ↑