Kandıra sahilleri 4 yıl önce turizm alanı ilan edilmişti. O günden bu güne 53 km boyunda 3 km derinliğindeki sahillerimiz Kocaeli Büyükşehir Belediye’si tarafından projelendirme çalışmaları sürüyordu. Bu yıl tüm projelerin tamamlanmasının ardından sahillerimiz de çalışmalara başladı. Bu projeleri yerinde inceleyen yetkililer konuyu tetkik ederlerken Kerpe’de mevcut restoranlar kıyı kenar çizgisi içine yapıldığını tespit ettiler. Buraların yıkılması gerektiğini düşünen yetkililer bu düşüncelerini hayata geçirmek için çalışmalara start verdiler. Bu çalışmalar yapılmadan önce Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu ve Kandıra Belediye Başkanı Cengiz Kan Kerpe’de incelemelerde bulunmuşlar ve bu karara varmışlardı. Daha sonra Kumcağız ve Cebecide yapılan incelemelere Kandıra Kaymakamı Hamza Erkal’da katılmıştı. Daha sonra esnaf bu düşünceyi duyunca restoranlar yıkılacak diye tedirginlik duymaya başladılar. Büyükşehir Belediyesi Pınarlı Köyünden Dikiliye kadar olan 53 km’lik sahil şeridimizin altyapı ve üstyapı çalışmalarını, çevre düzenlemelerini, arıtma tesislerini tamamlamak maksadıyla Cebeci, Kefken ve Kerpe’de büyük bir çalışma ekibi kumuş ve başta İSU Genel Müdürlüğü olmak üzere birçok ekip oluşturmuş durumdadır. Bu ekipler şimdilerde Kerpe plajının projelendirilmesi ve düzenlenmesi için düğmeye basmış ve sahil şeridini belirleyen kıyı kenar çizgisini harita üzerine kırmızı çizgiyle çizmiş ve bu çizginin içinde kalan bütün alanların yıkılması gerektiğini dile getirmektedirler. Yıllardır Kerpe sahilinde esnaflık yapan restoranların sahipleri de bir yandan bu çalışmaları izlerken bir yandan da gerçekten restoranların yıkılacağına iyiden iyiye kanaat getirince endişeleri de her geçen gün büyümeye başladı. Daha önceki belediye başkanları döneminde turizm alanı içinde kalan bu yerlere imar ve inşaat ruhsatı verilmiyordu. Hatta Mustafa Öğren döneminde bu restoranlardan bazıları ruhsat verilmediği için kamelyalarının etrafını şeffaf naylon ile kaplayarak kış aylarında müşterilerine hizmet vermek için izin istemişlerdi. Mustafa Öğren, bu işletmecilere yasa gereği müsaade etmemişti. Cengiz Kan’ın göreve gelmesi ile birlikte bu restoranların tamamının raylı cam ile çevrelenmesini istedi. Esnaftan kimileri buraların ruhsat problemleri yüzünden her an yıkılabileceğini söylemelerine rağmen Cengiz Kan bu durumu önemsemedi ve tüm restoranları bir kişiye yönlendirerek oradan tüm iş yerleri raylı cam yapılmasını emretmişti. Esnaflar o zaman ruhsatsız oldukları için mecburen boyun eğip o esnafa milyarlarca liraya camlarla kendi restoranlarının etrafını kapamışlardı. Hatta Cengiz Kan, Mili Emlağa ait yerleri de bu şekil yaparak kiraya vermişti. İşletmeciler İktidar Partisinin Belediye Başkan’ının bu tür esnafın yanında yer alması büyük güven vermişti. Bu işletmeciler Başkan Kan’ın güvencesi sonrasında masraftan kaçınmamış şeffaf ve hoş bir iş yeri oluşturmuşlardı. Şimdilerde bu iş yerleri milyarlarca masraftan sonra yıkılma tehlikesi ile karşı karşıya. Şimdi insan sormaz mı? Neden bu yapıldı? Yazık değimli bu esnafa? Yaptıkları onca masraf çöpe mi atılacak? Yaz aylarında binlerce insanı ağırlayan bu restoranlar her yıl farklı sorunlarla karşı karşıya geliyor. Esnaf soruyor, “yıkılacaktı da bize bu kadar masraf niye ettirdiler. Biz kime güveneceğiz” diyerek isyan ediyor. Bu bölgelerde uzun yıllardan beri esnaflık yapan işletmeciler yeni bir iş yeri kuramadığından müşterilerine en iyi hizmeti sunmak için var olan iş yerlerine milyarlarca lira masraf ederek tadilat yapmışlardı. Şimdilerde bu iş yerlerinin yıkılacağı endişesiyle Kerpe esnafı isyan ediyor. Bu konuyu araştıran insanlara da Kaymakamı adres gösteriyorlar. Hatta esnaf, Kaymakamı BİMER’e şikâyet etmeleri için kışkırtılıyor. Bunu bizzat Cengiz Kan esnaftan birilerine söylüyormuş. Oysa konuyu sorduğumuz Kaymakam konunun tamamen kendilerinin dışında olduğunu, Kaymakamlığın ne imarla ilgili nede ruhsatlarla ilgili herhangi bir görevi veya sorumluluğu olmadığını söyledi. Fakat esnaftan birileri AK Parti ilçe başkanı Erdinç Şentürk’e durumu sorunca, ilçe başkanı oradaki bir restoranın 5 yıldır kirasını belediyeye ödemediğini, sahillerde mafyalaşma olduğunu gerekçe gösteriyormuş. Anlaşılan bu iş yine bazılarının sofralarında pişirilmiş ve kabak yine başkasının başına patlasın diye insanlar organize edilmeye çalışılıyor. Tek istediğimiz yıllardır zor şatlar altında turistleri ağırlayan ve Kerpe’yi Türkiye’ye duyuran Kerpe’deki bu işletmecilerin tatmin edici bir açıklamaya kavuşmasıdır. Yoksa “Tapulu iş yerleri elinden alınıyor” ama “Milli emlak üzerine kurulan iş yerlerine hiç bir işlem yapılmıyor” diyerek yetkililere sitem ediyorlar.